HAYVAN ÇİFTLİĞİ
Hayvan Çiftliği’ndeki Napoleon, Squealer, Koca Reis, Boxer gibi öne çıkan karakterler hakkında birçok fikir var. Peki, açık açık iyilik ya da kötülük yapmasa da saman altından su yürüten iki karakter ne yapıyor? İşte Kuzgun Moses ve Kedi.
Kuzgun Moses
Moses, kitabın başında Jones’un sevdiği, özel bir hayvan olarak anlatılmaktadır. Hiç çalışmamakla birlikte hayvanlara sürekli “Balbadem Diyarı” diye bir yerden söz eder. Tüm hayvanların orada mutlu olacağı adeta hayvan cenneti gibi yer vaat eder. Ancak hayvanlar ayaklanmayı başlatıp insanları çiftlikten kovaladıklarında, Moses de Jones’un eşinin arkasından giderek uzun bir süre ortalarda gözükmez. Ne zaman ki, Napoleon’un yönetimi acımasızlaşmaya, hayvanlar bitkinleşip umutsuzlaşmaya başlar, Moses dönerek hayvanları umutlandırmaya devam eder. Kendisi yine hiçbir iş yapmaz hatta hayvanları işlerinden alıkoyar. Ancak hayvanlar nihai huzuru bulacakları, kuzgunun yükseklerden uçarken gördüğünü iddia ettiği bu hayvan cennetinin öykülerini dinleyerek gerçek olduğuna inanmak isterler.
KEDİ
Hayvan Çiftliği’nde, kitabın başından beri kedinin çıkarcılığı vurgulanmaktadır. Koca Reis’in rüyasını anlatmak için hayvanları topladığı gün kedi gelir gelmez rahatça uzanabileceği yumuşak ve sıcak bir yer arar. Ayaklanmadan sonra çiftliği Moses gibi terk etmese de hiçbir işe elini sürmez. Hatta hayvanların yoldaş olduğu yayılırken önce serçelerle “Gelip patime bile konabilirsiniz” diye konuşmaya gider ancak serçeler kediye yine de güvenmezler. Hayvanlar arasında iş bölümü yapılınca kedinin payına da bir şeyler düşer tabi. Ancak kedi ne zaman bir şeyler yapması gerekse ortadan kaybolur, akşam hayvanlar tayınlarını alırken geri gelir. Nerede olduğu sorulunca da öyle güzel bahaneler uydurur ki, diğerleri kediye neredeyse acırlar. Yönetimde olmasa da çıkarcı bir hayvan olarak kedinin seçilmesiyse, bu hayvanın doğası gereği, oldukça uygundur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder